Eşinin Geçmişe Ait Sağlık Bilgilerini Temin Eden ve Yayan Kişi Hakkında Anayasa Mahkemesi Kararı (18/03/2022)
Karı-koca arasında görülmekte olan boşanma davasında, kadın, evlendikten sonra migren ataklarının arttığını ve bu durumun da eşinden kaynaklandığını öne sürdü. Bunun üzerine doktor olan koca, bu iddianın aksini ispatlamak amacıyla yaptığı araştırma sonucunda, eşinin evlenmeden önceki döneme ait hastane raporları ve teşhis-tedavi bilgilerine ulaştı. Doktor olan koca, ulaştığı bu belge ve bilgileri boşanma davası kapsamında mahkemeye delil olarak sundu. Bunun üzerine eşi tarafından görevi kötüye kullanma, özel hayatın gizliliğini ihlal, kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi ve paylaşılması suçlarını işlediği iddiasıyla şikayet edildi.
Şikayeti değerlendiren Başsavcılık, eylemin mahremiyetin ve özel hayatın ihlali olarak nitelendirilemeyeceğine karar verdi. Başsavcılık kararına Sulh Ceza Hakimliği nezdinde yapılan itiraz da reddedilince konu Anayasa Mahkemesi’ne taşındı. Anayasa Mahkemesi, yaptığı incelemede şu değerlendirmelerde bulundu:
“Başvurucunun gördüğü tedaviler ile sağlık durumuna ve geçirdiği hastalıklara ilişkin bilgilerin başvurucuya ilişkin kişisel veri niteliğinde olduğu, kişisel veri mahiyetindeki bilgilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesinin ve açıklanmasının da mevzuatta suç olarak düzenlendiği açıktır.
Soruşturmanın etkili ve özenli şekilde yürütülmesi konusunda kamusal makamlarca üstlenilmesi gereken pozitif yükümlülüğün gerektirdiği şartların somut olayda yerine getirilmediği değerlendirilmiştir.”
Anayasa Mahkemesi, şikayetçi eşin kişisel verilerin korunmasını isteme hakkının ihlal edildiğine hükmederek, konu hakkında yeniden soruşturma yapılmak üzere dosyanın Başsavcılığa gönderilmesine karar verdi. Anayasa Mahkemesi böylece, şikayetçi eşin itirazını haklı bulmuş oldu.